3.Bercenek Kültür Sanat Şenliği 2014
Berçenek köyünde bu yıl 3. düzenlenen Uyuşturucu ve çeteler hakkında bilgi veren
Hasan Ferit Gedik in dedesi Mustafa Meral
ve Soma Katliamı hakkında konuşan Halkın hukuk Bürosu Avukatı Avukat Barkın Timtik
--------------------------------------
1 Gün
Berçenek Kültür ve Sanat Şenliğinden Çöllolar grevine destek.
Berçenek’te 12.08.2014 tarihinde başlayan 3. Kültür ve Sanat Şenliklerine katılan akademisyen, yazar ve sanatçılar Çöllolar kömür havzasında çalışan taşeron işçilerin 4 gündür devam eden grevlerine destek amacıyla Çöllolar Havzasına gittiler. İlk olarak Mayıs ayı sonunda bir işçini “kaza” sonucu ölümüyle başlayan Çöllolar Ciner Holding çalışanı işçilerin eylemleri Temmuz ayı sonunda greve dönüştü.
Valilik tarafından ertelenen grev dört gün önce tekrar başladı.
Greve Elbistan solundan ilk destek, Berçenek Kültür ve Sanat Şenliği katılımcılarından geldi.
Şirket yetkilileri alana almak istememesine rağmen kendilerini desteklemeye gelindiğini öğrenen işçiler devreye girince, grup grev alanına ulaştı. Burada yapılan görüşmede bilgi veren Sendika Temsilcisi Basri Koca, “Bize verilen sözler yerine getirilmedi. Bizimle yapılan toplu sözleşme tıkandı. Şu anda 204 arkadaşımla birlikte grevdeyiz. Önce greve giden 105 arkadaşımızın çıkışını verdiler. Sonra bu kararı geri alıp 2 işçi temsilcisinin çıkışını verdiler. Bizi yıldırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Ailelerimizi grev yerine sokmuyorlar. Ancak biz taleplerimiz yerine getirilinceye kadar davamızdan vazgeçmeyeceğiz” dedi.
İŞÇİLER GÖÇÜK ALTINDA
Koca; “Bizler çalışma alanında insani ortamın hazırlanmasını istiyoruz. Bir an önce bize söz verilen toplusözleşmenin gereği yapılmalı, ulaşım araçlarımız hurda halinde, tuvaletlerimiz girilecek gibi değil. Sağlıklı bir ortamda çalışmak istiyoruz. 10 Şubat 2011 yılında yaşanan göçük nedeniyle birçok arkadaşımız yaşamını kaybetti. Söz verildiği halde göçük altından çıkarılmayan arkadaşlarımız var. İşçilerin psikolojileri bozuk. Bir an önce arkadaşlarımızın cesetlerinin çıkarılmasını ve ailelerine teslim edilmesini istiyoruz” dedi.
Grev haklarının engellenmeye çalışıldığını söyleyen Koca; “Şirket yetkilileri Bakanlar Kurulu kararı ve Cumhurbaşkanı ile Başbakan’ın onayı ile grev hakkımızın iptal edildiğini söylediler. Sesimizin duyurulmasını istiyoruz” dedi.
ÖZGÜVEN: İŞ GÜVENLİKLERİ YOK
Konuyla ilgili görüş bildiren Dikili Eski Belediye Başkanı Osman Özgüven; “Burada işçi kardeşlerimize yapılan zulmü gözlerimizle gördük. Günlerdir aileleri ile görüşemiyorlar. Bize sağlıksız bir ortamda, iş güvenlikleri olmadan çalıştıklarını söylediler. Psikolojik desteğe ihtiyaç duyduklarını söylediler. Grev hakları ellerinden alınmak isteniyor. 3 yıl önce meydana gelen göçükte onlarca işçi hayatını kaybetmiş. Birçoğu hala göçük altında. Kısacası iş sağlığı, iş güvencesi ve insanca yaşama koşullarının oluşturulmasını istiyorlar” dedi.
Heyet toplu halde Berçenek köyüne geldi köyde kısa bir mola verdikten sonra etkinliğin yapılacağı alana gidildi.
Kısa bir süre tereddüde düşen konuşmacılar, Berçenek köylülerinin ısrarı üzerine Panel için yerlerini aldı.
Prof. Dr. Beyza Üstün, eski Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven ve Çifti-Sen Başkanı Abdullah Aysu'nun konuşmacı olarak katıldığı panelin açılış konuşmasını Berçenek Mahallesi Muhtarı Mevlüt Kul yaptı.
Yıldız Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Beyza Üstün, halkın hakkı olan yer üstü ve yer altı sularının HES ve termik santraller tarafından çalındığını vurguladı. İnşaatların, tepki çekmemek için yerleşim birimine uzak yerlerden başlatıldığını anlatan Üstün, şirketlerin, bir takım vaat ve rüşvetlerle kendilerine yerel destek sağladığını vurguladı. Üstün, "Kimdir, onlara destek verenler? Uzmanlar demeyeyim, destek verenler diyeyim içinde hepsi var çünkü. Muhtarlar mesela. Gidiyor muhtarı ikna ediyor bir şekilde. İkna yöntemleri var. Doğrudan para veriyor, çocuğuna burs veriyor, kamyon alıyor, köyüne okul yaptırıyor, cami yaptırıyor." dedi.
Daha sonra eski Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven ve Çifti-Sen Başkanı Abdullah Aysu sunum yaptı. Yaklaşık 2 saat süren panel, Afşin Elbistan Termik Santrali'nin çevreye verdiği zarar örneklerinden bahsedilerek sona erdi.
-------------
Zaman, Suyu Satanlara İsyan Zamanı...
Aşık Mahsuni Şerif'in doğup büyüdüğü köy olan Afşin'in Berçenek Mahallesi'nde düzenlenen ve bu yıl 3'üncüsü düzenlenen Kültür ve Sanat Şenlikleri'nin ilk gününde Suyun ticarileştirilmesi, HES'ler ve Termik Santraller konuları işlendi.
Şenlikler ilk olarak köy gezisi ve yöresel oyunların sergilendiği gösterilerle başladı. Daha sonra şenlikte, çevre mücadeleleri ve suyu vatandaşa ücretsiz vermekle de bilinen Dikili'nin eski Belediye Başkanı Osman Özgüven, Yıldız Teknik Üniversitesi Çevre Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr.Beyza Üstün ve Çiftçi-Sen Başkanı Abdullah Aysu'nun konuşmacı olarak katıldığı 'Su ve HES2 konulu panel düzenlendi.
Panel öncesi açılış konuşması yapan Berçenek Mahallesi Muhtarı Mevlüt Kul; "Etkinliğimizin amacı büyüğümüz, asrın Pir Sultanı Aşık Mahsuni Şerif'in düşüncesi ve dünya görüşü yolunda bir olmak, beraber olmak. Aşık Mahsuni Şerif hiç kimseyi ötekileştirmedi. Din, dil ve ırk ayrımı yapmadan ezilenin, sömürülenin hakkını savundu. Düzenlediğimiz bu etkinliklerle bu felsefe ve dünya görüşünü gelecek nesillere taşıyacağız" dedi.
SUYUMUZU ÇALIYORLAR
Panelin ilk konuşmacısı Prof.Dr.Beyza Üstün, halkın hakkı olan yer üstü ve yer altı sularının HES ve termik santraller tarafından çalındığını vurguladı. İnşaatların, tepki çekmemek için yerleşim birimine uzak yerlerden başlatıldığını anlatan Üstün, şirketlerin, bir takım vaat ve rüşvetlerle kendilerine yerel destek sağladığını vurguladı. Üstün, "Kimdir, onlara destek verenler? Uzmanlar demeyeyim, destek verenler diyeyim içinde hepsi var çünkü. Muhtarlar mesela. Gidiyor muhtarı ikna ediyor bir şekilde. İkna yöntemleri var. Doğrudan para veriyor, çocuğuna burs veriyor, kamyon alıyor, köyüne okul yaptırıyor, cami yaptırıyor” dedi. Üstün, daha sonra Afşin, Elbistan Termik Santrallerinin çevreye olan zararlarını anlattı.
Dikili'nin eski Belediye Başkanı Osman Özgüven ise, buraya Berçenek Şenliklerine katılmak için geldiklerini, bir önceki gün Termik Santral işçilerinin eylemine destek vermek istediklerini ancak yetkililerin engeline takıldıklarını söyledi. Özgüven konuşmasında, “Buraya gelmeden önce Termik Santralde eylem yapıldığını duyduk. İşçilere destek vermek için oraya gittik. Ancak yetkililer içeri girmemize mani oldular. İşçilere destek vermek amacıyla burada bulunduğumuzu söyledik .Uzun uğraşlar sonucunda içeri girdik. Biz buraya emekçilere destek olmak için geldik” dedi.
İKTİDAR SUYUMUZA GÖZ DİKTİ
Suların AKP hükümeti tarafından yeni yasa çıkarılarak satılmak istendiği söyleyen Özgüven; "İktidar suyumuza göz dikti. Dereler, göller, ırmaklar, kuyular satılmak isteniyor. Bunları şirketlere satma yolunu da buldular. DSİ aracılığıyla, 49 yıllığına tüm su kaynaklarının tahsisini yapmaya hazırlanıyorlar. Su kanununu çıkararak geleceğimizi satacaklar. Suyumuzu tüketecekler. Su tükendikten sonra isyan etmek yerine, şimdiden isyan edersek suyumuzu koruruz ve onlara suyumuzu sattırmayız" dedi. Şimdiden isyanımızı başlatmamız gerekiyor diyen Özgüven; "Bir avuç egemenin suyumuzu satmalarına müsaade etmemeliyiz. Birlikte güç olmalıyız. Çünkü halk istemezse kimse bir şey yapamaz. Halkın önünde kimse duramaz. Zaman suyumuzu satanlara isyan zamanıdır" dedi. Özgüven ilçesinde suyun 13 tonunu 1 kuruş yaparak nasıl su tasarrufu sağlandığını da anlattı.
Şenliklerin akşam bölümünde ise Mustafa Tatlıtürk’ün seslendirdiği türküler eşliğinde doyasıya eğlenildi.